28 Şubat 2016 Pazar

Yağmur Kokusu

Merhaba 
Yağmur kokusunu içimize çekerek
Yürüdüğümüz
Bir şemsiyenin altında
Heyecanla konuştuğumuz
Arada didiştiğimiz
Geleceğe el ettiğimiz günler
Ah o günler
O heyecanlar
Hüzünler
Şiirler
Mektuplar
Meşhur koltuk
Ve küçük bir resim
Gülümseyen
Özledim 
Çok özledim
Yaşlandım
Sevdim
Ve işte el ele 
Sevdiceğim
Yağmurun kokusunda

28.02.2016 Ankara

21 Şubat 2016 Pazar

Sokaklar ve İsimleri

Günler, günleri kovalamaya başlaması hiç değişmeyen gerçeklerden biridir. Haliyle saat durmaz... Koşturmaca diye cevap verdiğimiz sorular aslında tüketmektedir. Sokaklar bu tükenmenin merkezidir aslında. Sokaklarda geçer ömrümüz, mahalleleri ve şehirleri yazarız. Detay kaybolup gittikçe yaş alırız hayattan. Ve alacağımız yaş bitince de gideriz....Sokaklar geride kalır ... Eğri konulmuş kaldırım taşı ile sokaktaki su mazgalı arasındaki tek ilişki olan kendimiz değil miyizdir çoğu zaman. Birer birer değişen esnaf ve değişen sektörler.Hep aynı nakaratı yaşarız...Sokaklardan geriye kalan isimleri olur yalnızca. Aslında Umberto Eco'nun dediği gibi söylenmeli laf " güllerden geriye kalan, sadece isimleridir". O dem hiç aklına gelmez dikeni ve kanayan parmağın...Sokağın ilerisine doğru koşarak gidip bakkaldan aldığın yara bandı bile çoktan unutulmuştur. Bir acı vardır, yakar benliğini...Yaşadığın yerde, yabancı gibi olmuş ve hala arayarak bakarsın her sabah okula gitmeden önce arkadaşlar ile çay içtiğiniz çayın demini ve sohbetini paylaştığınız o kahveyi. Sokakların isimlerine göre arkadaş gruplarının oluştuğu yılların uzaklaştıkça büyüdüğünü bilirsin ve anıları kaybederek bakarsın hüzünle. Artık ne o sokak sensin ne de güllerden geriye kalan isimleri kadar sana yakın. Ama özlersin, öylesine ve özlediğini bilmeden. Ve bakarsın öyle yıllar sonra köşe başında sokağa...