22 Ekim 2017 Pazar

Sönmeyen Ateş


Yine
Baktım sana
Yüreğimdeki yanan son mumdaki
Silüetine...
Mermere yazılmış ismini
Hüzünle
Özlemle
Okudum yine!!
Gözyaşlarım...yine!!
Ve su döktüm yüreğime ... 
sönmeyen ateşe...
Öylece bıraktım yine!!
Çam ağaçlarının gölgesine
Sevgiyle

06/10/2017
Ankara

Hiç Bir Şeye Yetişemedim


Hiç bir şeye yetişemediğim
Sonbahar sarhoşluğundaki
Ağaç yaprakları gibi savruluyorum
Kendimi tanımadığım
Tanımaya çalışmadığım
Yıllar çoktan geride kaldı
Şimdi tanıdım da ne oldu
Dediğim bir zamandayım
Çıkışı olmayan yollarla çevrelenmiş
Duvarları aşmaya çabalayan
Merdiveni olmayan bir adam gibiyim be
Amma şarabın tadında
Haykırmasını da
Deli gibi sevmesini de
Yağmur damlalarının sağanak halinde
Yüzüme çarpmasını bilerek
Yürüyorum
Hayatın ortasından ilerisine doğru
Eskiden koşardım
Şimdi biraz yavaş gibi olsa da
Zaman hızla akıyor
Belki de yetişemediğimdendir
Her şeye
Aman olsun varsın
Sonbaharı selamlamak güzel şey be kardeşimm !!!

09/10/2017
Ankara

G li Şiir



Güzel bir şeyler
Gündüz
Gece
Geldiğinde
Geç kalma sakın
Geleceğe
Geçmişi unutma tabi
Gine de yaşamak
Güzeldir
Günlerin içinde

17/10/2017
Ankara Sabahından

Değiş Be Kardeşim

Aynı yerde durduğunda
Yollar, 
kaldırımlar
Ve dükkanlar
Değişiyorsa
Yaş alıyorsundur kardeşim
Kıymetini bil
O biriktirdiğin 
Gazete sayfası değil
Hayattır hayat
Senin hayatın
Senin özlemlerin
Hüzünlerin
Sevinçlerin
Başardıkların
Başaramadıklarındır
İsimler vardır
İstediğinde olmayan insanlar vardır
Hüzünlendiğinde olur
Kahkaha ile güldüğünde
Bir ipi sarar gibi yumak da olursun
Lime lime doğranmış bir et parçası gibi de
Hepsi sensin be
Korkma
UZat elini
Dokun 
Bırak yansın ellerin
Hisset ki acısını
Yüreğin gümbür gümbür 
Çalsın davulları
Hayde
Seslen şöyle keyiflice
Yaşa kardeşim yaşa
Hisset hayatı
Bak şöyle ufka doğru
Tüm tutkunla
Hırsla
Umutla
Coşkuyla
Kolkola at adımını
Değiş be kardeşim 
sende değiştir
Olan biten hayatını

21/09/2017
Ankara

Minnet Eylemediler

Gönülleri 
şarabın tadında paylaşan 
güzel insanlardılar
Birer birer perde kapandı
Ellerimiz alkıştan kopardı 
emeklerini izlemekten 
Şimdi bir kaç resim
Bir kaç anı
Ve hüzünlü başkaldırışlarla
"Minnet eylemediler"

ekim 2017

ama odur işte...


uzaktan öylece bakarsın hayata....
hayatına... 
gün biter...
ay biter...
yıl çoktan geride kalmıştır...
ve bir anın peşinde,  
verirsin tüm duygularını gözünü kırpmadan...
işte o sensin aslında ...
o senin hayata yansıyan silüetin...
o senin göz yaşların...
o senin sevincin...
o senin sevdiğindir. 
kıyamazsın...
ama odur işte...
çünkü hayat da sende kopup gittiğinde 
yer yüzünden geride kalandır aslında 
o aynaya yansıyan... 
ve her nasılsa bir gün 
o anın peşinde 
baktığın hayatın hazzını yaşamayı öğrenirsin..
ki bu aslında zamanın orta yerinde 
yarattığın eserdir...
ve bu eserden gurur duyabildiysen eğer ...
işte o zaman sen olmuşsundur ayak izlerinde...
yaşamaya dair...

08.09.2014
karabük

Anılarımı Kuruladım

Anılarımı kuruladım 
Bu gün....
Epeyce ıslanmışlardı
Rüzgar gibi her biri 
tek tek suratıma
Çarptığında
Teknenin dalgalara doğru 
macerası başlamıştı...
Öylesine düşündüm
Her tercihin bir başlangıç olduğu
Ve aslında vazgeçilen hayatın bilinmediği
Bir doğru parçasındaydım...
Tek tek rafa yerleştirdim
Ama zaman da kalmadı...
Belki bir başkaldırıydı ama
oturduğum bankın yalnızlığında
Parkın doğrularını keşfettim... 
Eh dedim bu da oldu sayılır
Kalktım ve yürümeye başladım...

10/09/2017

İnciraltı'ydık...

Adım adım geldik
Birer birer çoğaldık
Tanıştık
Yedik içtik paylaştık olan biteni
Çalıştık 
Kaytardık
Zaman oldu sabahları gördük 
Kah eğlencesine
Kah ders çalışma çabasına
Gençtik delişmendik
Bazen zor anlaşır
Bazen sımsıkı sarılırdık
Dargınlıklarımız güneşi görmezdi
Odalara dağıldık
Ama koca bir mahalle gibiydi
Yaşadıklarımız
İnciraltındaydık
İnciraltılıydık
Ve hesapsız bir yolun yoldaşlarıydık
Çoğalmıştık
Çoktuk be kardeş
Öyle bir iki değil
Ağzımızı doldura doldura 
İnciraltıydık
Yılları peşimize taktık 
Haykıra haykıra
Paylaşıyorduk
Hayatı anıları ve inciraltı kardeşliğini
Yapmayın be 
Bu Olur mu hiç demeden 
Ne varsa ortada
Birer motifti
Şimdi eksiliyoruz birer birer
Gidenler 
Gitmiyorlar 
Yüreklerimizde 

17/08/2017.  
Bülent Esatoğlu


Sssz şr



Zmn dğşr
Kçkkn sn ğrttklrn
Byync sn tkrrlrsn
Dyglr dğşr
Hycn yrn ndş yrlşr
Htrldklrn
Snn hznndr
Glcğ bkşn 
Şmd brz dh mtldr
Bs bs bğrrsn
Kçkken 
Şmd bydn
Yn bğrrsn
Klblklr dymz
Yn dyr sn
Şmd yrrsn yn brbrc glcğ

20/10/2017
Hastane koridorlarında

Kutup Yıldızımız

Anacığım
Hayatımızın merkezindeki
Kutup yıldızımız
Ellerimiz
Ayaklarımız
Yeri gelir hüznümüzü
Yeri gelir özlemimizi
Yeri gelir mutluluğumuzu
Paylaşırız seninle
Öylesine
Beklentisiz
Önyargısız
Korkularımızı dindiren de sensin
Karnımızı doyuran da
Oturmasını
Kalkmasını da 
senden öğrendik
Karanlıklar içinde kaldığımızda
Tevekkül olmayı da
Şimdi de dağları aşmayı da öğretiyorsun
Güne gülümsemeyi 
İnsana bakabilmeyi
Uzun uzun sohbet gezmeyi
Güzel güzel ev düZmeyi
Hayata sımsıkı sarılmayı da
Hep senden öğrendik
Hadi bakalım 
Yürü şimdi 
Yine
Hayatın orta yerine
Az kaldı 
Gün bu gün olduğunda
Sesleneceğiz yine
Hayde vre çek bakalım kürekleri
Yansın
Küpeşteye vuran
Kayakapının ışıkları

22/10/2017