22 Ekim 2017 Pazar

Kutup Yıldızımız

Anacığım
Hayatımızın merkezindeki
Kutup yıldızımız
Ellerimiz
Ayaklarımız
Yeri gelir hüznümüzü
Yeri gelir özlemimizi
Yeri gelir mutluluğumuzu
Paylaşırız seninle
Öylesine
Beklentisiz
Önyargısız
Korkularımızı dindiren de sensin
Karnımızı doyuran da
Oturmasını
Kalkmasını da 
senden öğrendik
Karanlıklar içinde kaldığımızda
Tevekkül olmayı da
Şimdi de dağları aşmayı da öğretiyorsun
Güne gülümsemeyi 
İnsana bakabilmeyi
Uzun uzun sohbet gezmeyi
Güzel güzel ev düZmeyi
Hayata sımsıkı sarılmayı da
Hep senden öğrendik
Hadi bakalım 
Yürü şimdi 
Yine
Hayatın orta yerine
Az kaldı 
Gün bu gün olduğunda
Sesleneceğiz yine
Hayde vre çek bakalım kürekleri
Yansın
Küpeşteye vuran
Kayakapının ışıkları

22/10/2017


18 Eylül 2017 Pazartesi

Konsere Gitti

Agop bayağı oldu yazmayalı...
Hayat akıp gidiyor...
Yaşlanıyoruz dostum...
Kayıp bir kelimenin peşinde ömrümüz geçti...
Eh doğanlarda büyüyor haliyle ...
Konsere gitti ...
O içerde ben dışarda şebnem ferah dinliyoruz ...
Hoşçakal diyor yine ...
Hani avaz avaz bağırıp
balıktan dönerken söylediğimiz
marşlar gibi heyecanlı gençler.....
Hadi vre görüşürüz...



16.06.2016

11 Eylül 2017 Pazartesi

Anılarım

Anılarımı kuruladım
Bu gün....
Epeyce ıslanmışlardı
Rüzgar gibi her biri
tek tek suratıma
Çarptığında
Teknenin dalgalara doğru
macerası başlamıştı...
Öylesine düşündüm
Her tercihin bir başlangıç olduğu
Ve aslında vazgeçilen hayatın bilinmediği
Bir doğru parçasındaydım...
Tek tek rafa yerleştirdim
Ama zaman da kalmadı...
Belki bir başkaldırıydı ama
oturduğum bankın yalnızlığında
Parkın doğrularını keşfettim...
Eh dedim bu da oldu sayılır
Kalktım ve yürümeye başladım...

10/09/2017

Sevgiliye gece şiirleri 1



Bu gece sana 
yüreğimin köşkünden 
Hüzünle ve özlemle yazıyorum
Karşımdasın 
sanki 
Elimin avucumun arasındasın
Dokunuyorum 
öpüyorum 
Bedenimde kokunu algılıyorum
Olanca şirinliğinle gülümsüyorsun 
ama  Yoksun 
resminle yetiniyorum
Kırmızı bir kazak var sırtında 
siyah kadife pantolonun
bahar dalı saçlarını da toplamışsın 
gülümsüyorsun bana
besbelli sende farkındasın 
çaresizliğimin  
geceye olan yenilgisine

(eskilerden)-1988/1989 Ankara

26 Temmuz 2017 Çarşamba

Küçük Çocuklardık



zamanı parçalayıp
yola çıkmış yüreklerdik
ardımızda gökyüzü
önümüzde karanlık bir gece
yolumuzda ise
aşılması gerekli
yüce bir dağ vardı...
küçük çocuklardır
kocaman ayaklarımız
mangal gibi yüreğimiz vardı...
sere serpe 
uzandığımız kadınlarımız
sarardı vücutlarımızı...
duvarın dibinde
kurşuna dizilen bedenlerimiz
haykırdıkça
umutlandık...
güneş suratımıza düştükçe
yalnızlığa açtık yelkenlerimizi
teknemizi rüzgara çevirdik,
dümenimiz artık ufka yönelmişti bile
ve işte biz 
o küçük çocuklardır...

16/07/2017

"ofis"

2 Haziran 2017 Cuma

Agop! Bayağı Oldu Yazmayalı...

Agop !
bayağı oldu
yazmayalı...
Hayat akıp gidiyor...
Yaşlanıyoruz dostum...
Kayıp bir kelimenin peşinde
ömrümüz geçti...
Eh doğanlarda
büyüyor haliyle ...
Konsere gitti ...
O içerde
ben dışarıda
şebnem ferah dinliyoruz ...
Hoşçakal diyor yine ...
Hani avaz avaz bağırıp
balıktan dönerken söylediğimiz
marşlar gibi heyecanlı gençler.....
Hadi vre görüşürüz...


16.06.2016


1 Haziran 2017 Perşembe

01 haziran

yağmurun yağdığı yerde
toprağa düşen can
koca bir ağaç olup
yüreğime kök saldığında
dokundum hayatına
öperek tüm geçmişini
severek tüm geleceğini
ve paylaşarak her anını

01/06/2017
Ankara

27 Mayıs 2017 Cumartesi

umut

Bir yanım 
şimdi 
boşlukta gibi
Aydınlık 
bir yüzün 
gülümsemesi
Rahvan olduğu 
güzelliklerin
Tınısındaki
Umudun habercisi 
bu merhalede

27/05/2017
Ankara

26 Mayıs 2017 Cuma

Göksu Deresi




Göksu deresinde kokan çiçeklerin 

nefesimizi kestiği anda 

dudaklarımız ayrıldı birbirinden 

yağmur taneleri giderek artıyordu 

üzerimize düşerken
Saçların ıslanmış
Yanakların kızarmış
Üstün başın dağılmış
Heyecanla anlatıyordun
Çizdiğin resmin renklerindeki

Ülkeyi
Özgürce elinde tutarken
Fırçanın
Darbeleri gibi
Bedenlerimiz birleştiğinde
Haykırdığımız
Şehvetin ta kendisiydi
Ulu orta
Islanarak
Çiçeklerin gizemli hikayelerinde
Göksu deresinde

12/04/2016
Ankara

16 Nisan 2017 Pazar

Tek Kelimelik Aşk

Sevgili dostum Agop! 
Az önce attım 
umuda yolculuk için 
mektubumu sandığın içine.. 
Okuyanın 
hep aynı mektubu 
okumasını dilediğim 
bir aşk mektubu bu 
tek kelimelik... 
Ama felsefesi güçlü ... 
Anlamı net ve açık 
bir mesaj geleceğe, 
çocuklarımıza, 
torunlarımıza. 
Ben de Dedem gibi Kuvayi Milliyeci olarak 
Mustafa Kemal Atatürk' ün izinden 
yürümeye devam etmeye verdim kararımı ... 
Gelin dostlar rüzgara dönsün dümenlerimiz, 
her tarafta yazılsın 
mücevher taşa 
İzmir Marşıyla .... 
Vre bilirim 
sende kıpır kıpır eder yüreğin 
beklersin ... 
nevale hazır ... 
haydi hayırlısı....

Pazar Düşünceleri

İnsanın bir gülüşü olmalı

Yaşama duruşu olmalı

Bir günü değil

Bu günü  olmalı

Yürümeli 

Umutla geleceğe

Yumruğunu masaya vurabilmeli

Çocuklarına bırakabilmeli

Kendi geleceğini

Seslenmeli

Ne olursa düşündüğü

Sorgulamalı 

Ne olursa gördüğü

Adımlamalı dakikaları hissederek

Saniyelerin içinde

Bir haykırış olmalı

Ve elbet bir yolu olmalı

Yoldan çıkmadığı

Yol arkadaşları olmalı

Yoldan asla vazgeçmeyen

Uzun uzun soluklanmalı

Hayatın her aşamasında

Özgürce düşünebilmeli

Özgürce konuşabilmeli

Sokaklarda yürüyebilmeli

İşi aşı olmalı

Günün sonunda eve dönerken

Kapıda bekleyeni

Ardından yolcu edeni

Özleyeni

Özlediği 

Özlemleri olmalı

İnsan olmalı

Vicdanına dönük yaşayıp

Vicdanıyla karar almalı

İnanmalı kendine

Ve gözlemlemeli olanı biteni

Hayata dair

Söyleyecek bir şeyleri olmalı

Geride bıraktığı eserleri 

Aynaya baktığında yarattığı insandan

Gurur duyabileceği

Gurur duyacakları

Bir hayat bırakmalı

Bimem ki bugün yollarda 

İkili 

Üçlü

Bilemedin dörtlü beşli

Aileler 

Bu duyguları heybelerinde mi

Çıktılar evden

Umarım sokakların

Sessizliği

PaZar sabahı sessizliğidir

Akşamına düğün dernek kurulur


16/04/2017

Ankara



İ