30 Temmuz 2015 Perşembe

1000. kez ve Teşekkür




Sevgili dostlar....

Ürkerek çıktığım bu yolda ilk paylaşımdan bu güne 18 gün geçti. 13 Temmuz 2015 tarihinde ilk yayını gerçekleştirdiğimde ne olacağını bende merak ediyordum. 1000.kez görüntülenerek 30.07.2015 tarihine geldik. Öncelikle bana verdiğiniz destek için çok teşekkür ederim. 

Ve tabi en özel teşekkürüm Adil Alpkoçak'a... Daha önce de beni başka bir şekilde yönlendirmiş ve çektiğim fotoğraflardan video oluşturmayı photostory kullanarak yapmasını öğretmişti. 

Çok Çok teşekkürler Adil... 

Ve tabi Karşıyaka'da evlerinde misafir ederek bana zaman ayıran ve evin en güzel yerini her daim bana tahsis eden Tülay Alpkoçak'a da çok teşekkür ederim. 

Heyecanla yola devam ediyorum. Blogumla ilgili çeşitli konuları öğrendikçe sayfayı zenginleştirmeye de çalışıyorum. Bakalım yolumuz nereye çıkacak.

Teşekkürlerimle, Sevgilerimle...Heyecanla....

Tatlı Boncuk



bu bir coşku,
gönüllerin kırık tellerinden yükselen.
Türkü olan yolların ağırlığında,
Akşamleyin gelen sesin doğaçlanışı.
Halının üzerinden koşarak gelen,
Bir mutluluğun busesi ömrüm.
Umudun öykünerek dertlendiği akşamları,
Gündüzlere bağlayan ağıtın öyküsü.
Yeni açan gelinciklerin, fesleğenlerin;
Dudaklardan dökülen sevdası.
Küçük bir yüreğin,
Çırpınarak ellerini açtığı gönül bu
Bu bir “yeğen” öncesinde,
Sonunda tatlı bir boncuk.
Gülücükler dağıtan sonsuzluk özlem.
Yada olagelen olayların,
Gelip geçer kurallara karşı
Yaşamı
Kavga olan
İnsanların öyküsü

27.11.1987

Resimlere Düştü



Resimlere düştü
Gözlerin
Ve belki de
Baban gibi
Bakıyorsun geçtiği ve
Oturduğu yerlere !
Bir garip oluyor
Ve sanki
kabına sığmıyor gibi oluyorsun.
Ya işte oğul,
Sevda bu
Çekildikçe tükenen
Üretildikçe güzelleşen
Ve paylaşıldıkça süren
23.10.2013




Tarihler

Tarihler
Birer birer düşüyor
Yüreğime
Yangına çeviriyor
Koskoca bir dağ gibi
Yalnız ve
Işıl ışıl etraf
Sabah alacasındaki gibi
Yorgun düşmekten
Tedirginlik
Ve özlem
Tarihler geçiyor
Ortalık yangın yeri
Ortalık koşuşturmaca

18.11.2013
Karabük


İki Yanı Işıklarla



İki yanı ışıklarla
Gecenin içinde sararan
Bir yolda
Yürüdüm az önce
Müzik dinleyerek
Ve bulunduğum yerden
Özlemlere hayal ederek
A anda attığım her adım
Vücudumdan  ter olup akan
Duygularımla karışıp
Umutlandı
Hüzünlü bir yolun tükenişinde

21.11.2013
Karabük


Karagöl Ankara

Karagöl Ankara Havalanı yolu üzerinde Çubuk yol ayrımından girilerek gidilmektedir. İdeal piknik ve dinlenme yeri olarak tercih edilebilir. Ankara'ya 70, Çubuk ilçesini geçtikten sonra 29 km mesafededir. 







29 Temmuz 2015 Çarşamba

Yazmak,okumak ve yaşamak



Yazmak,
Okumak
Ve yaşamak
Sonra,
Sonrası yağmurlar
Islanmış bir beden
Titreyen bir dudağı öpmek
Islanarak
Geleceğe sorulara
Cevap bulmak
Özlemleri paylaşmaktan
Yorgun düşmek
Sabahın ilk ışıklarında
Uyanmak
Mutlu bir adıma

20.11.2013
Karabük



Şu Yağmur Meselesi


Şu yağmur meselesi
Oldukça canı sıkkın
Bir adamın
Yüreğini serinleten
O güzel tanelerin
Öpücüklerin gibi
Düşmesi var ya
Of of ne güzel ya!

07.11.2013

Karabük

Enine ve Boyuna




Enine ve boyuna
Zamanı
enine ve boyuna
yaşamak zordur.
Hüzünlüdür
Coşkuludur
Mutluluk geçer içinden
Ağlamaya başlar
Gülersin
Koşmaya başlar
Düşersin
Kapkaranlık bir odada
Işık saçarsın geleceğe
Ve sımsıkı sarılırsın
Sevdiğine
Özlemlere yelken açarak
Dönmek üzere…

23.11.2013

Ankara

Karaburun Yeni Liman'da Akşamüstü













Karaburun Yeni Liman

27 Temmuz 2015 Pazartesi

İnciraltı


İnsan hayatında önemli kareler, zamanlar, insanlar ve ortamlar vardır. Bunlar kişiyi karakterize eden, yönlendiren, hayata hazırlayan ve yönlendiren bir anlamı da içinde barındırır. Böyle bir anlamı vardır İnciraltı'nın. Aslında öğrenci yurdudur. Ülkemizin her yerinde olan diğer öğrenci yurtları gibi. Ama İnciraltı önemli kare olarak yer etmiştir burada kalan öğrencilerin hayatlarında. 1970'li yıllardan bu yana hizmet vermeye başlayan İnciraltı Atatürk Öğrenci Yurdu, yaşantımda önemli bir yeri olan ortamdır. Bu ortamda büyüdük. Aradan geçen yıllar, bizleri koparmak yerine birleştirdi. Her ortamda beraber olmaktan zevk alan farklı bölümde okumuş, farklı illerde yaşayan ve farklı kişilikleri olan bireyler olarak ortak bir karenin içinde yer almaya başladık. Mutlulukla, heyecanla geçen zamanı nasıl tükettiğimizi bilemeden bir sonraki buluşmayı özledik... İnciraltı ortam olarak gençlik yıllarımızı paylaştığımız insanlarla orta yaşımıza geldiğimiz bu zaman diliminde yeniden ve her daim genç kaldığımız özlemli ve heyecanlı güzel saatlerin karesi oldu. Zaman içinde birer birer azalmaya başladığımızda, gidenlerin ardından göz yaşlarımızı özlem ve sevgi ile döktüğümüz bir bütündü artık bizim için İnciraltı. 

Her sene İnciraltı'nda yurtta kalmak, kafeteryada kahvaltı etmek, kahvede oturmak, sohbet etmek, briç ve okey oynamak akşamları da hep beraber eğlenmek....Sahilde sabahlamak.. Artık aramızda çocuklarımız var.. Onlarda büyüdüler, evlendiler... Belki torun sahibi olanlarımız da var.  Ama değişmeyen tek gerçek de İnciraltı Kardeşliği. Ne güzel ki bu havayı bu sene 5-6 saat olsa da yaşayabildim. Gelirken heyecanlar geldim. Giderken utanarak gittim. Erken ayrılmak zorunda kaldığım için. Nedenim her ne kadar geçerli olsa da İnciraltı İçin bu bir neden olamayacağı açık aslında. 1982 de geldiğimden bu yana 33 sene geçmiş. Bu süreçte hep görüştüğüm, ara sıra görüştüğüm, az görüştüğüm, görüşemediğim, görüşmediğim, bildiğim, tanımadığım bütün arkadaşlarımla ve biraz da facebook un da yardımı ile İnciraltı Ortamını paylaşma fırsatını bulmak çok güzel bir şey. Sahip olunması, korunması ve asla incitilmemesi gereken kristal bir vazo gibidir İnciraltı Kardeşliği... 

Lafa söze girmek, onu bunu yazmak da gereksiz bu anlamda.. Her şey başladı ve bir arada güzel 2-3 gün daha paylaşıldı. Şimdi bunu sınırsızca, karşılıksız olarak, büyük bir özveri ve hoş görü ile paylaşmak, yaşatmak ve geleceğe taşımak adına selam vermeli, kucaklaşmalı. İnciraltı Kardeşliği o zaman bir bütün olarak kapsar bizi diye düşünüyorum. 

Bu 2-3 günlük İnciraltı Kardeşlik Bayramının yaşanması için emeği geçen her kese kalbi duygularımla teşekkür ederim. Sevgilerimle.. Özlemle ve Hep beraber her ortamda kucaklaşmanın keyfini uzun yıllar yaşayabilmek umuduyla.... 2016 da buluşmak üzere...